1 Eylül 2010 Çarşamba

Roma I

KÜÇÜK BİR KENTTEN DEV BİR İMPARATORLUĞA

Senatus Populus Que Romanus
Roman Senatosu ve Halkı
Roma'nın yükselmesinden önce İtalya yarımadasında küçük köylerden oluşmuş pek çok yerli topluluk yaşıyordu (Umbrialılar, Liguryalılar, Samnitler v.b.). Bu toplulular oldukça farklı köklerden ve geleneklerden gelme insanlardı; Etrüskler ve Yunanlılar gibi. İçine kapalı olan bu toplumların ekonomileri çobanlığa dayanıyordu. Yunanlıların ve Etrüsklerin kültürel seviyelerinden oldukça uzaktılar. İ.Ö. 9. yüzyıl civarında demir teknolojisininde yayılmasıyla bir kaç İtalik toplum, yeni bir bakış açısını tanıyacak ve kendilerinden önceki gelişmiş uygarlıkların sanat eserlerindeki ve elişi tekniklerindeki özgürlüğün varisi olacaklardı.
Bu insanların sahip oldukları güç yaşadıkları toprakların hakimi olmalarını, buradaki varlıklarını, yakınlardaki güçlere kıyaslayınca kendi kültürel kimliklerini korumaya olanak veriyordu. Bu toplumlara örnek olarak Samnitler gösterilebilinir. Bu korku salan savaşçı toplum Napoli dışında İtalya'nın Campania bölgesindeki bütün Etrüsk ve Yunan kentlerini işgal etmeyi başarmıştı. Aynı zamanda Roma yayılması sırasında topraklarını korumak için büyük bir direniş göstermişti.
Etrüsklerin kökenleri konusunda tarihçiler net bir bilgi veremiyorlar, dilleri de henüz çözümlenemedi. Ancak sanatları onların Anadolu'dan gelmiş olabilceklerini düşündürüyor.

Etrüskler, İtalya'da İ.Ö. 8. yüzyıl sıralarında ortaya çıkmışlar ve Etruria'dan yavaş yavaş kuzaye ve güneye doğru yayıldılar. Onların yerleşim alışkanlıkları genel olarak bir tepenin doruğuna yerleşmek şeklindeydi. Siyasal olarak başlarında "lucumon" adında bir reisin bulunduğu soylu kast tarafından yönetilen bağımsız kent devletleri kurmuşlardı. Kentleri yalnız dinsel ve kültürel bağlar bir arada tuttuğu için siyasal birlik yeterli değildi. Bu eksiklik Roma yayılışı karşısında direniş kapasitesinin de yetersiz olmasının nedeniydi.
Aynı dönemde Yunanlılar daha güneyde anavatandan bağımsız pek çok koloni kent - devlet kurmuşlerdı. Bu koloniler ticaret esaslı bir işleyişe sahip olmanın ötesinde Yunanistan ve Batı Akdeniz arasındaki deniz yollarını da koruyorlardı.
Etrüskler ve Yunanlılar arasında gelişen ticaret ilişkileri diğer sınır toplumlarını da ilgilendiriyordu ama yine de çalkantılı bir dengeden söz edilebilirdi. Etrüskler'in güneye ve Campania'ya doğru yayılmaya devam etmeleri karşı silahlanmasyı kaçınılmaz hale getiriyordu.
İ.Ö. 600 yılında Yunanlılar Etrüskler'in deniz güçlerine meydan okumaya başladılar. Bunu İ.Ö. 474 yılında Etrüsk filosunu Cuma sularında bozguna uğramasıyla sonuçlanan bir dizi savaş izledi.
Anakara üzerinde Etrüskler, Orta İtalya'da bir kent konfederasyonu kuran Latin toplumunun saldırısına maruz kalmışlardı. Bir süre sonra bu Latin kentleri arasında iç çatışmalar çıkmış ancak kentlerden biri Roma hepsinin üstünde egemenlik kurmaya başlamış ve Roma böyle doğmuştu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails